Preloader image
İÇİNDEKİLER

Mehmet Rauf

Yazının Tüm Türlerinde Kalem Yürütmüş Üretken Türk Yazarı
define romanı

Mehmet Rauf

Türk yazınına roman, öykü, şiir ve tiyatro yapıtlarıyla katkıda bulunan Mehmet Rauf, 12 Ağustos 1875 – 23 Aralık 1931 yılları arasında yaşadı.

 

Girit’in Suda limanında demirli eğitim gemisinde, teğmen olarak Türk Ordusuna hizmet etmeye başlayan ve yıllar sonra kolağası rütbesindeyken orduyla ilişkisinin kesilmesine neden olan edebiyata ilgisi çocukluk çağında başladı.

 

Türk yazınında ilk tincil roman olarak kabul edilen Eylül (1899), yazarın ilk yapıtıdır. Yaşadığı dönemin tüm katmanlarına ulaşan gözlem ve anlatım gücüyle Türk düşünce evrenine önemli baylıklar kattı. Define ve Kan Damlası romanları, karakolluk diye de adlandırılabilen polisiye yazın türünün ilk örneklerindendir. Yapıtlarını yayımlayan Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Mehmet Rauf’un yaşamını, belirgin dönemeçlerin izleğiyle şöyle anlatmaktadır:

 

“İstanbul’da doğan Mehmet Rauf, Soğukçeşme Askeri Rüştiyesi’ni bitirdikten sonra Bahriye Mektebi’nde okudu. Staj için bir buçuk yıl Girit’te kaldı, daha sonra görevli olarak Almanya’ya gönderildi.

 

İstanbul’a dönünce Tarabya’da bulunan elçilik gemilerinin irtibat subaylığına atandı. II. Meşrutiyet’in ilanından sonra askerlikten ayrıldı ve geçimini yazarlıkla sağlamaya çalıştı; hikâye, roman, tiyatro gibi türlerde pek çok eser verdi. Mehasin ve Süs adlı kadın dergilerini çıkardı.

 

Bir süre ticaretle uğraştıysa da son yılları maddi sıkıntılar içinde geçti. Henüz on altı yaşındayken yazdığı ve Halit Ziya Uşaklıgil’e Hizmet gazetesinde yayımlaması için gönderdiği “Düşmüş” adlı hikâyeyle edebiyat dünyasına girdi. Daha sonra Mektep dergisinde yazdı. Servet-i Fünun dergisinde hikâye, roman, makale ve mensur şiirler yayımladı.

 

Mehmet Rauf asıl şöhretini Eylül adlı romanıyla kazandı. Türk edebiyatında psikolojik romanın ilk başarılı örneği kabul edilen Eylül’de, Fransız romanında çok yaygın olan aşk üçgeni ele alınmıştır. Ruh çözümlemeleri açısından dönemin en yetkin örneği sayılan yapıtın başarı kazanmasında Mehmet Rauf’un diğer Edebiyat-ı Cedide yazarlarına göre daha akıcı bir dil kullanmasının payı büyüktür.”

 

Yapıtları:

 

Roman:

  • Eylül (1899)
  • Ferdâ-yı Garâm (1913)
  • Genç Kız Kalbi (1914)
  • Karanfil ve Yasemin (1924)
  • Böğürtlen (1926)
  • Define (1927)
  • Son Yıldız (1927)
  • Cerîha (1927)
  • Kan Damlası (1928)
  • Halâs (1929).

 

Öykü:

  • İhtizâr (1909)
  • Âşıkane (1909)
  • Son Emel (1913)
  • Hanımlar Arasında (1914)
  • Bir Aşkın Tarihi (1915)
  • Üç Hikâye (1919)
  • İlk Temas İlk Zevk (1922)
  • Aşk Kadını (1923)
  • Eski Aşk Geceleri (1927)

 

Şiir:

  • Siyah İnciler (1901)

 

Oyun:

  • Ferdi ve Şürekâsı (1909, Halit Ziya’nın aynı adlı romanından uyarlama)
  • Pençe (1909)
  • Cidal (1911)
  • Sansar (1920)

EDE YAYIMCILIK

bilgi@edekitap.com

Bizler hikaye anlatıcılarıyız. Bu bizim genlerimizde var. Görkemli öykü anlatımı ilgi çeker, yaşam tarzlarını tanıtır ve ortak ruh yaratır. Binlerce yıldır birike gelen öykülerimizi, yaygın iletişim alanları için yeniden tasarlarız. Özüne uygun geliştirir, etkileyenleri göz önünde bulundurarak güncelleriz. Biz, EDE’yiz. Değer üretiriz.

Okur Görüşlerine Açık Sayfa

Yorumlayınız